10 Nisan 2020 Cuma

In a Sentimental Mood

Bir vapurdayım belki
Sözlerimi unutuyorum, martıların suflesi can kurtarıyor
Geçiriyorum deftere
Okuyamıyorum bir an, yanımdaki mösyö sevgilisini öpüyor
Bir vapurdayım belki

Ateş başındayım
Şömineden mısralar fısıldıyor zihnimdeki şair
Caz söylüyor
"Şimdi, yaz vakti", dudağımdaki tebessümü yazıyorum
Ateş başındayım

Ben, hayata bayılıyorum

Dolaylı anlatım denemesi

Dişlilerin koşturmacası ve lokomotifin çığlığı.
Tutuşan gözleriyle yalvaran köleler, ağzı bağlı
Derisi yaralar kaplı, bileği bukağı.
Kondüktörün nazarı kavramış afakı,
Almış avucuna bıçkısıyla şekil vermekte,
Bir vaveyla gönlünde mazbut zincirle.
Kir ve pasın kesif kokusu,
Adamı zehirlemek üzere...
Kazan kaldırıyor fırın;
Köleler, tümden kusacaklar hakların'
Bir ateş topu artık lokomotif
Cehenneme gidiyoruz; cehenneme, en yakın!

8 Nisan 2020 Çarşamba

Miras

    O âşık olunası tebessümüne duyduğum nefret ne tarif edilebilir ne de değme bir ahbap bunu bilebilir. Kimse görmüyormuş gibi boğuluyorum nefretimde, çünkü kimse görmüyor. Cebimdeki on kuruşların yığını altında kalacaksın. Ben bir şaka yapacağım, anlamayacaksın...


Bir gün ben öleceğim ve bu defterler karıma miras kalacak,
ölü bir adamın defterleri olarak.

Ciğerlerim ihanet ederken bana aklıma bu satırlar gelecek
ve bir şiir son kez söylenecek

Belki dostlarım, yanımda, son kez ağlayacak uğruma,
iki damla yaş düşecek yatağıma.

Gözlerini silecekler sonra, kalkıp devam edecekler yaşama,
ölü bir adamın dostları olarak.
Bunlar, yalnız bunlar olacak!